Otomotiv üreticileri daha fazla zamanın yöntemini düşünse de üretimi desteklemek için yerinde yapmanın o kadar basit olmadığı yönünde hemfikirler. Öncelikle, 3 Mayıs’ta yürürlüğe girmesi planlanan yüzde 25’lik ek bir otomobil parçası tarifesi, ithal edilmek yerine, yerinde monte edilmiş bir aracın maliyetini artıracak. Otomobil üreticileri ve tedarikçiler fabrikaları basitçe bir noktadan diğerine taşıyamadıkları için üretim hatlarının yerini değiştirmek yıllar süren planlama ile inşaat gerektirecek ve maliyetli olacak. Bir otomotiv fabrikasının inşası, işçi alımı, su ve enerji kaynakları gibi altyapının inşası ve diğer hususların yanı sıra bir parça tedarik zincirinin oluşturulmasıyla birlikte yapılmalıdır. Bu, inşaat ve fabrika alanı belirleme, satın alma ve imarda olası değişikliklerden sonra hayata geçer. Birçok fabrika gibi bu tür tesisler binlerce dönüm arazi gerektirebilir ve milyonlarca dolar yatırımlı alanları içerir.
Fabrika yapımı ve taşıması uzun zaman alıyor
Otomotivde değişen ekosistem bir yana, tüm bu gelişmelerin ve planların yerli yerine oturması gerekir. Bu, çok karmaşık bir süreç olmakla beraber, sadece yeni bir tesis için izin almak bile altı aydan uzun sürerken, tesisin inşası 12 ay ila 18 ay, hatta daha fazla sürebilir ve ardından takımlama ve üretimi artırma için bir yıl veya daha fazla zaman gerekebilir. Otomobil üreticilerinin ABD’de ve Avrupa’da inşa edebileceği fabrikalar, yıllar süren büyük, milyarlarca dolarlık montaj tesisleri olacaktır. Bir otomotiv üretim tesisi binlerce işçi çalıştırır. Kaporta atölyesi, boya tesisi, damgalama ve diğer destek tesislerinden oluşan üretim şehirlerine daha çok benzer.
Sektör yöneticileri ve uzmanlarına göre daha hızlı seferber olabilen daha küçük tedarikçi tesisleri bile yıllar alabilir ve genellikle daha büyük tesislerin yakınında inşa edilir. Yerelleştirme doğru yol olabilir ancak dünyanın başka bir yerinde üretilen yeni modelleri yerelleştirmek bir gecede gerçekleşmez. Ne kadar hızlı karar alınsa bile bu tarz yatırımlar yıllar sürebilir. Otomobilde üretimi “maksimum düzeye çıkarmayı” hedefleyen ülkeler, otomobil parçalarına uygulanacak tarifelerin yürürlüğe girmemesi için lobi yapmak üzere güçlerini birleştiriyor. İthal otomotiv parçalarına uygulanacak yüzde 25’lik tarifeler için üreticiler zamanlama açısından bir rahatlamaya ihtiyaç duyuruyor.
Yeni tesisler, iyi çalışan tedarikçi sistemi ile mümkün
Tarifelerden etkilenmeden otomotiv üretimini artırmanın en hızlı yolu, tedarik zincirleri kurulmuş olan mevcut tesisleri kullanmaktır. Daha maliyetli seçenek, zaman alabilen ancak tedarikçilerin belirli parçaların ve bileşenlerin üretimini yerelleştirmeye çalışmasıyla birlikte etkisini artıracak olan yeni bir montaj tesisi inşa etmektir.
ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, araç üretiminde yaratılan her doğrudan iş ortalama 10,5 ek işçiye istihdamla mümkün oluyor. Otomotiv endüstrisinin kapsamlı uluslararası tedarik zincirleri, tamamen yerli yapımı (o ülkede üretilen) parçalarla üretilen hiçbir araç olmadığı anlamına geliyor. ABD’de yapılan bir araştırma, yeni arabaların neredeyse 10’da 7’sinin yurt dışında üretildiğini, yedek parçaların da 10’da 6’sının ithal edildiğini gösteriyor.
Günümüz global otomobil piyasası, üretim maliyetleri artıyor
En son ABD’de 12 milyar dolar üstünde bir maliyetle yapılan bir otomotiv projesi yaklaşık 2-3 yıla yakın sürerken, yeni bir otomotiv fabrikası yapmak, ayrıca üreticilerin yatırımlarını taşıyabilmesi için milyarlarca dolarlık harcama yapmalarını gerektiriyor. Tamamen yeni tesisler inşa etmek dışında, birçok otomobil üreticisi, en yüksek hacimli ürünlerini üretmek için birden fazla fabrika kullanırken, ABD’nin ithal araçlara uyguladığı yüzde 25’lik gümrük vergilerinin yürürlüğe girdiği gün, planlarını oluşturmaya başladılar. En kârlı araçların üretimini mümkün olduğunca korumak üzere hızlı hareket etmenin adımlarını atmak için çalışıyorlar. Şu anda uygulanan veya planlanan çok sayıda tarifeyle, otomobil üreticilerinin önümüzdeki aylarda otomotiv üretim maliyetlerinin artacağını görmeleri muhtemel. Yürürlükte olan yüzde 25’lik otomobil tarifesi tüm ithal binek araçlar ve hafif kamyonlar için geçerli iken temel otomobil bileşenlerine uygulanan yüzde 25’lik tarife 3 Mayıs’tan önce yürürlüğe girecek.
Kanada ve Meksika’dan monte edilen araçlara uygulanan yüzde 25’lik tarife bazı istisnalar içerirken, 12 Mart’tan bu yana, tüm çelik ve alüminyum ithalatları için yüzde 25’lik bir tarife yürürlükte. 2 Nisan duyurusuna göre, bu tarife de küresel tarifelerden etkilenmedi. Çin’den ithal edilen mallara uygulanan tarifeler, otomobil yapımında kullanılan malzemeleri de içerebileceğinden, bir ticaret savaşına yol açtı. Trump, Mart ayında Çin mallarına uygulanan vergiyi yüzde 20’ye çıkardı. Çin’in toplam tarife miktarı birkaç kat artarak 10 Nisan itibarıyla yüzde 145’e ulaştı.
Global otomotiv fiyatları artışta
Tarifelerin herhangi bir etkisinin ötesinde, yeni ve kullanılmış global otomotiv fiyatları pandemi ardından gelen yüksek tüketici talebiyle artarken, sonrasında yeni araçlarda gelişmiş teknoloji, daha büyük bilgi-eğlence ekranları, sürücü destek sistemleri ve hibrit/EV güç aktarma organlarıyla birlikte otomobil fiyatlarını yukarıya taşıdı. Pandeminin zirvesinde, tedarik zinciri kesintileri, yarı iletken çip kıtlıkları araç üretiminin yavaşlaması ve hatta durmasıyla otomotiv fiyatlarını yukarı bir seviyede tuttu ve bugün hala yüksek seviyelerde kalmaya devam ediyor.
ABD’de yapılan bir araştırma dolar bazında yeni araç fiyatlarının 2019’dan bu yana yüzde 22 arttığını gösteriyor. Tüketiciler olarak, otomobil tarifelerinin beklenen fiyat artışlarını tetiklemesi ve bu vergilerin otomobil parçalarına genişletilmesiyle beraber global pazarda maliyet artışlarını görebileceğiz. Otomotiv sektöründeki genel görüş, otomotiv üretiminin ve tedarik zincirinin bir gecede başka yere taşınamaması sebebiyle önümüzdeki dönem yerinde üretimle çözülecek olsa bile, zorluk ve ikilem yaşatacağı yönünde.