1995-1997 yılları arasında yüksek lisans eğitimimi yaptığım Johns Hopkins Üniversitesi’nin ‘School of Advanced International Studies (SAIS)’ fakültesinde uzun yıllar Küresel Politik İktisat dersleri veren David Calleo (1934-2023), uluslararası iktisat ve güvenlik konularını istisnai bir tarzda sentezleyen yaklaşımlarıyla Politik İktisat sahasında farklı ve derin izler bırakan, özgün düşünürlerden biriydi.
Çalışmaları, ABD Hegemonyasının gerileyiş süreci, ABD’nin özellikle Avrupa ile olan Transatlantik işbirliği ve gerginliklerinin jeopolitik ve ekonomik dinamiklerinin ilişkilendirilerek anlamlandırılması konusunda uluslararası politik iktisat literatürüne farklı ve zengin bir anlayış kazandırmıştı. Başlangıcından itibaren Avrupa Eklemlenmesi ABD ile olan ilişkilerinin jeoekonomik evrimi, Amerikan hegemonyasının göz ardı edilen sınırları ve küresel ekonomik sistemin dönüşümü üzerine yaptığı çalışmalar, onu uluslararası ilişkiler ve ekonomi alanlarının kesişim noktasında vazgeçilmez bir referans haline getirmiştir.
David Calleo’nun güvenlik ve ekonomik ilişkileri derinliğine sentezlediği örnek çalışmalarına, Charles de Gaulle ve danışmanı Jacques Rueff’in, ABD’nin Bretton Woods para sisteminin temelini teşkil eden altın sisteminin istismarına dair itirazlarını başarılı şekilde tahlil ettiği Kolektif Batı’nın ekonomik ve güvenlik politikalarındaki erken tarihsel çatlaklar gösterilebilir. De Gaulle/Rueff, ABD’nin Bretton Woods sistemini ve altın standardını kendi çıkarları doğrultusunda manipüle ederek küresel ekonomik dengeyi Washington lehine, Avrupa aleyhine bozduğunu savunmuştu. 1960’larda, ABD’nin Vietnam Savaşı’na müdahalesi ve artan savunma harcamaları sebebiyle, doların altın karşılığı değerinin düşmesine ve Sam Amca’nın altınla geri ödeme yükümlülüğünün yerine getirilememesine yol açmıştı. Rueff’in tespitleri, ABD’nin dış borçlanma ve askeri harcamalar eksenindeki hegemonik parasal yaklaşımlarının (Rueff, Monetary Sin of the West, 1972-Batının Parasal Günahları), küresel ekonomik yönetişimi Avrupa/Fransa aleyhine istismar ettiğine vurgu yapıyordu. Calleo, Rueff’in analizlerini ustaca işlerken, ABD’nin ekonomik ve güvenlik stratejilerinin Avrupa ve özellikle Fransa’nın ulusal güvenliği ile ekonomisi üzerindeki etkilerine dikkat çekmiştir. Fransa’nın NATO’nun askeri kanadından çekilmesi, yalnızca askeri bir strateji olarak değil, aynı zamanda ekonomik bağımsızlık adına atılan kritik bir adım olarak değerlendirilmelidir. Calleo, bu durumu derinlemesine analiz ederken, Rueff’in tespitlerinin küresel ekonomik istikrar ile milli güvenlik arasındaki gerilimleri anlamada ne denli önemli bir referans oluşturduğunu başarılı bir şekilde ortaya koymuştur.
Akademik Serüveni ve ABD Ekonomi Politiğinin Anlaşılmasına Katkıları
David Calleo, Brown, Yale, Puget Sound ve Columbia gibi seçkin üniversitelerde akademisyenlik yaptı. Ayrıca, Avrupa’da College of Europe, Bonn ve Münih Üniversiteleri, Paris’te Institut d’Études Politiques ve Cenevre’de Institut Universitaire de Hautes Études Internationales gibi prestijli kurumlarda dersler verdi. Uluslararası İ l işki ler Konseyi (Council on Foreign Relations) ve Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS) üyesi olarak küresel politika yapım süreçlerine de katkıda bulundu. Calleo, akademik üretkenliği kadar politika yapıcılar üzerindeki etkisiyle de dikkat çeken bir düşünürdür. ABD Dışişleri Bakanlığı’na danışmanlık yapmış, Nuffield College’da araştırma bursu kazanmış, ‘Twentieth Century Fund’da iki kez proje direktörü olarak görev almıştır. Rockefeller, Guggenheim ve Fulbright burslarıyla ödüllendirilmesi, onun akademik prestijini ve uluslararası saygınlığını pekiştirmişti.
Calleo, ekonomik ve güvenlik politikaları arasındaki etkileşimin küresel dinamiklerine odaklanmış, özellikle ABD’nin uluslararası ekonomik politikalarının Avrupa ile olan güvenlik yansımalarını başarılı şekilde incelemişti. Aşağıda, Calleo’nun ekonomik analizini daha derinlemesine anlamanıza yardımcı olacak birkaç ana tema yer almaktadır:
Ekonomik Hegemonyanın Anlamlandırılması Ekonomi ve Güvenlik İlişkisi
Calleo, Amerikan hegemonyasının küresel ekonomik düzen üzerindeki etkilerini, özellikle ABD dolarının rezerv para işlevi ile Washington’un askeri üstünlük arayışı arasında, Avrupa ve dünyanın geri kalan kısmıyla bağlantılandırarak inceledi. Hakimiyete Dayalı/ Hegemonik İstikrar Teorisi çerçevesinde, ABD’nin küresel ekonomik liderliği sürdürebilmesi için askeri ve ekonomik gücün dengeli bir şekilde kullanılması gerektiğine vurgu yapmıştır. Calleo’ya göre, ABD’nin aşırı askeri harcamaları ve dış borçları, uzun vadede ekonomik istikrarsızlığa yol açmakta ve bu da ulusal güvenliği tehdit etmektedir. Bu bağlamda, ekonomik ve güvenlik stratejilerinin birbirine bağımlılığı önemli bir analiz noktasını oluşturur.
Calleo çalışmalarında, Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle’ün ekonomi danışmanı Rueff’in Bretton Woods sistemine yönelik eleştirilerine özel önem atfeder. Rueff, Bretton Woods sisteminin başlangıcından itibaren, doları küresel rezerv para birimi olarak kabul etmesinin yanı sıra, Amerikan askeri gücünün Washington’un ekonomik üstünlük arayışının emrine verildiğine vurgu yapmıştır. 1960’ların sonlarına gelindiğinde, ABD’nin dış ticaret açığı ve aşırı harcamaları, dolar sisteminin dengesinin bozulması ve Rueff’in öngördüğü gibi ekonomik krizlere yol açması, Calleo’nun Fransa’nın ABD Hegemonyasına itirazlarına analizlerinde ağırlık vermesini, dönemin en temel uluslararası iktisadi çatışmasına odaklandığını göstermektedir. Calleo, bahse konu dinamikleri yakın iktisadi tarihin küresel ekonomik yapısını tahlil noktasında da hâlâ geçerli olan temel faktörler olarak ele almaktadır.
Avrupa’nın Ekonomik Entegrasyonu ve Transatlantik Gerginlikler
Calleo, Transatlantik ekonomik ilişkileri hem işbirliği, hem de bir rekabet ve gerginlik alanı olarak ele alır. Avrupa’nın ekonomik entegrasyonunu, hem küresel ekonomik refah hem de güvenlik için kritik bir olgu olarak görmüştür. Avrupa Birliği’nin, ABD’nin küresel ekonomik ve askeri üstünlüğüne karşı bir denge unsuru oluşturması gerektiğine inanmıştır. Calleo’ya göre, Avrupa’nın ekonomik entegrasyonu sadece ekonomik kalkınma için değil, aynı zamanda uluslararası güvenlik ve istikrar için de gereklidir. Stanley Hoffmann, Foreign Affairs dergisinde yayımlanan değerlendirmesinde, David Calleo’nun Avrupa vizyonunu şu şekilde özetler:
“Calleo, Avrupa’nın geleceğini ulus-devletlerin önemini koruduğu, ancak etkili işbirliği mekanizmalarının geliştirildiği bir model çerçevesinde kurgular. Ona göre, Avrupa Birliği, Rusya ile daha fazla işbirliği yaparak ve Atlantik İttifakı’nda daha dengeli bir yapı oluşturarak küresel siyasette daha bağımsız bir aktör haline gelmelidir.” (Hoffmann, Foreign Affairs, 2002).
Amerikan Ekonomik Politikaların Çöküşü ve Aşınan Hegemonya
Calleo’nun analizine göre, uluslararası ekonomik sistemlerin büyük ekonomik krizler sonrası çöküş yaşaması, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda güvenlik açısından da dramatik sonuçlar doğurur. 1970’lerdeki Bretton Woods sisteminin çöküşü ve sonrasındaki döviz kuru krizleri, ABD’nin doların küresel rezerv para olarak rolünü sürdürebilmesi için sürekli dış borçlanma ihtiyacını doğurmuştur. Bu süreç, uzun vadede güvenlik tehditlerine yol açan ekonomik çöküşlere neden olmuştur. Calleo ABD’nin krizlerini, küresel güvenlik sistemi ve ABD dış politikası ile doğrudan ilişkilendirmiştir.
David Calleo, Amerika’nın bütçe krizini yalnızca teknik bir sorun olarak değil, daha derin yapısal ve kültürel meselelerin bir sonucu olarak görmektedir:
“Bütçe krizi, sadece yanlış hesaplamalardan değil, eskimiş kamu idealleri ve uygulamalarından kaynaklanmaktadır. Devletin aşırı genişlemiş jeopolitik rolü, kamu sektörünü yoksullaştırırken; anayasal sistemin dağınıklığı politikaları tutarsız ve savurgan hale getirmektedir. Ayrıca, piyasa saplantılı sağ ve sahte Keynesçilik her iki siyasi kanatta da etkinliğini sürdürmektedir.” (Calleo, The New York Review, November 19, 1992).
Ekonomik Güç ve Askeri Gücün Muhteşem Sentezcisi
Calleo, askeri gücün Amerikan ekonomik performansı üzerindeki etkilerini de sorgulamıştır. Washington’un dış politika stratejilerinin, özellikle askeri harcamalarla desteklenen bir ekonomik strateji modeli üzerine inşa edilmesinin uzun vadede sürdürülemez olduğunu belirtmiştir. Bu, ABD askeri müdahalelerinin ekonomik maliyetlerinin küresel güvenlik üzerindeki etkilerini analiz ettiği perspektifte, ona göre, ABD’nin askeri müdahalelerine dayalı dış politika, ekonomik krizlere ve iç borç artışlarına yol açarak uzun vadede ulusal güvenliği de tehdit etmektedir.
Calleo’nun ekonomik ve güvenlik analiz kapasitesi, uluslararası ilişkilerdeki ekonomik politikaların uzun vadeli stratejik etkilerini anlamada kritik bir yaklaşımdır. Ekonomik güç ile güvenlik arasındaki ilişkiyi derinlemesine ele alan analizleri, ulusal ve küresel güvenlik stratejilerinin sentezlenmesinde önemli bir erken kuramsal referans noktası, analitik anlamlandırma çerçevesi teşkil etmektedir.
Uluslararası Politik İktisada Katkıları: Amerikan Hegemonyasının Geleceği
Calleo’nun akademik çalışmaları, uluslararası ekonomi politik disiplini ekseninde özellikle iki büyük tema etrafında şekillenmiştir: 1-Avrupa’nın bütünleşmesi, 2-Atlantik-Ötesi İlişkiler ve Amerikan Hegemonyasının Sürdürülebilirliği. Yazarın bazı önemli çalışmaları aşağıda sunulmaktadır:
1. Amerikan Ekonomik Gücünün Sınırları: America and the World Political Economy (1973) ve The Imperious Economy (1982) gibi eserlerinde ABD’nin küresel ekonomi üzerindeki hâkimiyetinin giderek nasıl sürdürülemez hale geldiğini vurgulamıştır. ABD’nin artan borç yükü ve ekonomik dengesizlikleri, uluslararası parasal ilişkilerinin güvenlik yansımalarını, uzun vadede Washington’un hegemonik rolünü zayıflatacak temel unsurlar olarak ele almıştır.
2. Avrupa’nın Geleceği: The German Problem Reconsidered (1978) ve Rethinking Europe’s Future (2001) gibi eserlerinde, Almanya merkezli Avrupa entegrasyonunun ekonomik ve politik temellerini irdelemiştir. Calleo’ya göre Avrupa, ABD’ye karşı muhtariyet kazanmalı ve kendi iç dengelerini bulmak zorundaydı. ABD güdümündeki transatlantik yapılanma, Avrupa’nın stratejik özerkliğini kısıtlamakta, eklemlenme sürecinde Avrupa’yı ABD ekonomik ve Güvenlik Sistemi Mandası altında tutmaktaydı.
3. Batı İttifakının Evrimi: Beyond American Hegemony: The Future of the Western Alliance (1987) adlı kitabında, Soğuk Savaş sonrası Batı dünyasının tek kutuplu bir düzen yerine çok taraflı işbirliğine dayalı bir ekonomik mimariye yönelmesi gerektiğini savunmuştur. ABD’nin uluslararası sistemin finansal/ parasal ve stratejik yükünü tek başına taşımasının sürdürülemez olduğunu, sistemin sürdürülebilirliği açısından Avrupa’nın kendi başına hareket edebilme kapasitesini, manevra alanının genişletilmesi gerektiğini savunmuştur.
4. ABD’nin Borç Ekonomisi ve Küresel Sonuçları: ‘ABD’nin İflası’- The Bankrupting of America (1992) kitabında, Amerikan ekonomisinin yapısal zaaflarını ve bu zaafların küresel ekonomik düzen üzerindeki olası yansımalarını derinliğine tahlil etmiştir. David Calleo’ya göre, ABD’nin sürekli cari açık vermesi ve borçlanmaya dayalı ekonomik modeli, uzun vadede hem Amerikan gücünü hem de uluslararası finans sistemini tehdit etmekteydi.
5. ABD’nin Tek Kutupluluk Yanılgısı: Calleo, Follies of Power (2009) adlı eserinde, ABD’nin tek kutuplu (unipolar order) düzen iddiasının bir yanılsama, kibirli bir yaklaşım teşkil ettiğini ve bu iddianın küresel gerçeklikten uzak olduğunu savunmuştur. ABD’nin askeri ve ekonomik politikalarının stratejik hatalar içerdiğini belirten Calleo, 21. yüzyılda küresel düzenin yeniden şekillendirilmesinde daha dikkatli ve dengeli bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini vurgulamıştır. Calleo’nun eleştirileri, özellikle Irak Savaşı sonrasında ABD’nin dünya sistemini tek başına yönetme iddialarının temelsizliğini ortaya koyan bir bakış açısı sunmaktadır. Bu eser, Washington’un küresel hegemonya iddiası ve Amerikan dış politikası üzerine yapılan eleştiriler açısından önemli bir kaynaktır ve ABD’nin global liderlik iddialarının sorgulanmasına katkı sağlamaktadır.
Calleo’nun Teorik Mirası ve Geleceğe Bakış
David Calleo’nun analizleri, küresel ekonomik düzeni anlamak için kritik bir rehberdir. ABD’nin hegemonik kapasitesinin sınırlı kalması, Avrupa’nın ekonomik ve stratejik özerkliğinin artması ve küresel düzenin çok kutupluluğa evrilmesi gibi temel meseleler, Calleo’nun öngörü ve analizlerinin doğruluğunu her geçen gün daha fazla teyit etmektedir. Küresel ekonominin geleceği hakkında sağlıklı bir değerlendirme yapmak isteyenlerin, Calleo’nun perspektiflerini göz ardı etmesi, eksik bir analiz olur. Avrupa’nın yeni jeoekonomik dinamikleri, ABD’nin iç ekonomik sorunları ve Çin’in yükselişi gibi kritik konulara dair Calleo’nun akademik mirasını dikkate almak, daha sağlam ve derinlemesine bir analiz sunacaktır. Calleo, sıradan bir akademisyen olmanın ötesine geçerek, 50-60 yıl önce ABDAvrupa arasındaki güvenlik ve ekonomik çatlakları öngörmüş, uzun vadeli düşünmeyi teşvik eden bir vizyoner olarak önemli bir figürdür. Eserleri, küresel ekonomik düzenin yönünü anlamak isteyenler için vazgeçilmez bir kaynaktır. Bugün, çok kutuplu bir dünyaya evrilirken ekonomik bağımsızlık ve ulusal güvenlik arasındaki dengeyi doğru şekilde anlamak için Calleo’nun analizleri, kritik bir analitik araçtır. Calleo, ülkelerin topyekun stratejilerinin sadece ticaret ya da sadece güvenlik ekseninde değil, güvenlik ve iktisadi yaklaşımların sentezlenmesi yoluyla şekillendirilmesi açısından sağlam kuramsal çıkarımlar sunuyor.
Seçilmiş Eserleri
● Follies of Power: America’s Unipolar Fantasy (Cambridge University Press, 2009).
● Rethinking Europe’s Future (Princeton University Press, 2001).
● The Bankrupting of America (Morrow, 1992),
● Beyond American Hegemony: The Future of the Western Alliance (Twentieth Century, 1987)
● The Imperious Economy (Harvard University Press, 1982).
● The German Problem Reconsidered (Cambridge University Press, 1978)
● America and the World Political Economy (Indiana University Press, 1973)
● The Atlantic Fantasy (Johns Hopkins Press, 1970)
● Britain’s Future (Hodder & Stoughton, 1968)
● The American Political System (Dufour Editions, 1968)
● Coleridge and the Idea of the Modern State (Yale University Press, 1966)
● Europe’s Future: The Grand Alternatives (W. W. Norton & Company, 1965).