Businessweek
Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine aboneliğiniz boyunca tam erişim sağlayabilirsiniz. Abone Ol

Özel Dosya

Otomotivde Yeni Dünya Anahtarı: Ar-Ge’de Öncü Olmak
Otomotiv sektörü gelistikçe, yazılım sistemleri sirketlerinin rolü daha da artacak ve otomotiv Ar-Ge’sinde yepyeni bir sayfa açılacak.
  • 19 Haziran 2025 23:28
  • Koray Öztopçu
Otomotivde Yeni Dünya Anahtarı: Ar-Ge’de Öncü Olmak

Enerji ve diğer sınırlı kaynakların kullanımı ile çevrenin korunması, geleceğin mobilite ve ulaştırma sistemlerinin temel taşlarını oluşturacak. Birleşmiş Milletler tahminlerine göre, gelecekte dünya nüfusunun yüzde 70’i kentsel alanlarda yaşayacak ve bu nedenle, uzun süredir egzoz emisyonları ve hava kalitesi üzerindeki etkisine yoğunlaşan araç geliştirme çalışmaları artık daha düşük karbon salımı, daha yüksek enerji verimliliği ve gürültü azaltma hedeflerine yöneliyor.


Ayrıca, gelecekteki güç aktarma organlarının gereksinimlerini karşılayan ve karbon emisyonlarını azaltmaya katkıda bulunan yeterli miktarda enerji taşıyıcısının temini, hem otomotiv endüstrisi hem de toplum için büyük önem taşıyor.


Dünya, temiz, güvenli ve sürdürülebilir bir ulaşım sistemi kurmak için bütünsel bir yaklaşımı benimsemek zorunda. Bu sistem; verimli araçları, güvenli ve sürekli enerji tedarikini ve temiz çevreyi bir arada sunmalı. Böyle bir dönüşüm, yakıt sektörü, politika yapıcılar ve araç kullanıcıları dahil tüm aktörlerin aktif katılımını gerektiriyor. Kuşkusuz bu durumda otomotiv endüstrisi açısından enerji ve çevre konuları, Ar-Ge’nin temel öncelikleri olacak.


Ar-Ge, Mobilitenin Anahtarı


700 milyondan fazla nüfusu ve özellikle Orta ve Doğu Avrupa’daki istikrarlı büyüme potansiyeliyle birlikte, önümüzdeki yıllarda Avrupa genelinde mobilite ve ulaşım talebi artacak. Bu durum, binek araçlardan kamyonetlere, kamyonlardan otobüslere kadar geniş bir yelpazede araç talebinin artmaya devam edeceği anlamına geliyor.


Dünya genelinde köklü, yenilikçi ve özellikle akılcı adımlar atılmazsa, trafik sıkışıklığı ciddi boyutlara ulaşacak. Bu, özellikle ekonomik merkezlerin çevresinde, kaliteli ulaşım altyapısına ve mobiliteye duyulan ihtiyaçla birlikte daha da önem kazanacak. Ayrıca, yol güvenliği, fosil yakıtların mevcudiyeti ile artan ulaşımın ve mobilitenin çevre üzerindeki etkisi, önümüzdeki on yıllarda da önemli birer sorun olmaya devam edecek.


Tüm otomotiv sektörü, gelecekteki bu ihtiyaç ve zorlukları karşılayacak kapsamlı stratejiler geliştirirken, Ar-Ge’ye öncelik veriyor.


Ar-Ge’de Avrupalı otomotiv üreticileri önde


Otomotiv sektörü uzun yıllardır yenilikçi ve uygun maliyetli çözümler üretmek amacıyla Ar-Ge yatırımlarına ağırlık veriyor. Bu yatırımların temel amacı; araçları daha temiz, daha sessiz, daha verimli, daha ekonomik ve daha güvenli hale getirmek.


Örneğin, Avrupalı otomotiv üreticileri, Avrupa’da Ar-Ge’ye yıllık 20 milyar euro harcıyor ve cirolarının yüzde 4’ü ile kıtanın en büyük özel yatırımcıları arasında yer alıyor. Avrupa, otomotiv sektöründe inovasyona en fazla yatırım yapan bölge olmaya devam ederken; Japonya (33,6 milyar euro), ABD (33,6 milyar euro) ve Çin (22,2 milyar euro) gibi ülkeleri geride bırakıyor.


2022 yılında küresel otomotiv Ar-Ge harcamaları 145 milyar euroya ulaştı. Bu harcamaların en büyük kısmı (60 milyar euronun üzerinde), Avrupa Birliği merkezli şirketler tarafından gerçekleştirildi. Japon firmalar, o yıl Ar-Ge’ye en yüksek ikinci yatırımı yaptı. Şirket bazında bakıldığında, en fazla harcama yapan firma ise bir Alman otomotiv üreticisiydi.


Bugün, geleneksel otomotiv üreticileri için ürün portföylerini gözden geçirme ve Ar-Ge birimlerine odaklanma zamanı geldi. Ar-Ge’deki yenilikler, gelecekteki ürünlerin rekabetçiliğini belirleyecek ve büyük yatırım gerektirecek. Bu nedenle Ar-Ge harcamalarının verimliliğini artırmak kritik öneme sahip.


Değişen Teknoloji


Öncü üreticiler, ürün portföylerinde model ve türev sayısını azaltmak, Ar-Ge verimliliğini artırmak ve geliştirme süreçlerini hızlandırmak gibi birkaç stratejik adıma odaklanacak. Bu hedeflere ulaşmak için yapay zekâ destekli otomasyon sistemlerinden yararlanacak, gelecekteki temel yeterliliklere odaklanacak ve Ar-Ge yapılanmasını optimize ederek geliştirme sürelerini hızlandıracaklardır.


Batarya teknolojisi, önümüzdeki yıllarda büyük değişimlere sahne olabilir. Katı hâl pillerine yönelen otomotiv üreticileri, 2026 yılına kadar bu bataryalarla çalışan araçları üretebilir hale gelmeye hazırlanıyor. Bu dönüşüm; daha hafif, daha ucuz, şarjı kolay ve menzili uzun bataryalarla oyunun kurallarını değiştirebilir. Şarj süresi kısalıp menzil uzadıkça elektrikli araçların cazibesi daha da artacaktır.


Elektrikli araçlar; sürüş konforu ve sessizliği ile kullanıcıları etkilerken, birçok kişi içten yanmalı motorlara bir daha geri dönmek istemeyecekleri bir noktaya doğru ilerliyor.


Bugün, elektrikli araçların ilk ve ikinci nesli piyasadayken, otomotiv endüstrisinin tümü bu dönüşümün etkisi altında. Ar-Ge çalışmaları, yalnızca elektrikli motorlarla sınırlı kalmayacak, yakıt hücreleri gibi alternatif teknolojiler de gündeme gelecektir.


Katı hâl lityum gibi yeni batarya teknolojileriyle birlikte elektrikli araçlar gelişmeye devam ederken, otomobillerin tüm sistemlerinin nasıl iyileştirileceği de gündeme gelecektir. Sonraki nesil araçlarda, sürüş davranışlarını etkileyen güvenlik unsurları ve otomasyon sistemlerinin nasıl entegre edileceği kritik bir konu olacak.


Ar-Ge faaliyetleri aynı zamanda otonom araçların geliştirilmesine de olanak tanıyacak. Bu teknoloji, kapalı ve sınırlı alanlarda yoğun test süreçleri gerektirir. Önümüzdeki 20 yıl boyunca yeni Ar-Ge merkezlerine ihtiyaç duyulmaya devam edecek.


Üniversitelerde kurulan Ar-Ge merkezleri, otomotiv mühendisliği alanında dünyada lider konumda olmaya devam edecek. Nitelikli yetenekler, büyük Ar-Ge merkezlerine ve bu merkezleri barındıran ülkelerde yoğunlaşacak.


Gelecek Ar-Ge’de: yazılım, yeni motor gücü


Dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve yapay zekâ gibi megatrendler, özellikle otomotiv mühendisliği Ar-Ge süreçlerini hızlı şekilde yönlendiriyor. Otomotiv Ar-Ge pazarının 2030 yılına kadar yüzde 8-9’luk bir büyüme ile yaklaşık 500 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Düşük geliştirme maliyetlerine ve yüksek yetenek yoğunluğuna sahip ülkeler, bu alanda öne çıkacak.


Elektrikli araçlardaki yazılım oranının artması, otomotiv sektöründe köklü bir değişimi beraberinde getiriyor. Araç içindeki yazılım karmaşıklığı hızla artarken, üreticiler daha fazla yazılım kaynağına ihtiyaç duyuyor. Bu durum, yeni bir profesyonel profilin doğmasına neden olmaktadır.


Yazılım sistemleri şirketleri, otomotivde kritik rol üstlenirken geleneksel mühendislik disiplinleri ile yazılım merkezli yaklaşımlar arasında köprü kurmakta ve araç mimarilerindeki yazılımların sorunsuz entegrasyonunu sağlamaktadır.


Yazılım tanımlı araçlara geçiş ve yazılımın otomotiv üreticileri tarafından iç kaynaklarla geliştirilmesi, otomotiv endüstrisini baştan tanımlıyor. Bu yeni dönemde, yazılım sistemleri entegrasyonu; donanım-yazılım uyumunu sağlamak, yeniliği yönlendirmek ve giderek daha karmaşıklaşan ve yazılıma bağımlı olan araçların sorunsuz işlemesini güvence altına alma açısından kritik bir işlev üstleniyor.


Dergi Erişimi
Dergi içeriklerini okumak için Bloomberg Businessweek Türkiye dijital dergisine abone olmanız gerekmektedir.Abone değilseniz abonelik satın alarak tüm dergi içeriklerine sınırsız erişim sağlayabilirsiniz
Abone Ol
Sektör Liderleri Bloomberg HT Sürdürülebilir Tarım ve Gıda Zirvesi’nde Buluştu
Sektör Liderleri Bloomberg HT Sürdürülebilir Tarım ve Gıda Zirvesi’nde Buluştu
Bloomberg HT Sürdürülebilir Tarım ve Gıda Zirvesi, Ziraat Bankası’nın ana sponsorluğunda T.C. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanı sıra sektörlerinin uzman ve lider isimlerinin katılımıyla gerçekleştirildi.
Her Üç Teknoloji Şirketinden Biri Yüzde 15’lik Ara Zam Planlıyor
Her Üç Teknoloji Şirketinden Biri Yüzde 15’lik Ara Zam Planlıyor
Türkiye’de, şirketlerin yüzde 37’si maaşlara ara dönemde bir artış yapıp yapmama konusunda karar verebilmiş değil. Teknolojide ise ekonomik belirsizlik ve maliyet baskısı nedeni ile her üç şirketten biri yıl ortasında yüzde 15’lik ara zam yapabilecek.
“Oteller Pahalı Değil; Siz Öyle Olduğunu Düşünüyorsunuz”
“Oteller Pahalı Değil; Siz Öyle Olduğunu Düşünüyorsunuz”
Başta Bodrum olmak üzere Türkiye’de otel ve restoran fiyatlarının benzer destinasyonlara göre daha pahalı olduğu söylemlerine sektör temsilcilerinden yanıt geldi: Evet Bodrum’da geceliği 10 bin dolar olan otel olabilir ama bu geneli ifade etmez. Sektörün oda fiyatlarına ilişkin yorumu ise oteller pahalı değil, algı yüksek...
Merkez Tonunu Yumuşattı
Merkez Tonunu Yumuşattı
Merkez Bankası, faizlere dokunmadı, Temmuz toplantısı ile ilgili net bir indirim yönlendirmesi de yapmadı. Ancak enflasyonla ilgili iyimser değerlendirmeleri faiz indirimine dair piyasa beklentisini güçlendirdi. En büyük belirsizlik kaynağı ise jeopolitik riskler…
Milyonun Adı Kaldı
Milyonun Adı Kaldı
Bir zamanlar “milyoner olmak”, Türkiye’de zenginliğin sembolüydü. Oysa bugün, aynı rakam bir efsaneye dönüştü; adı kaldı ama anlamı eridi. 2010’ların başında 1 milyon Türk Lirası, büyükşehirde bir ev, üst segment bir araç ve geleceğe dair güven duygusu demekti. Bugünse, aynı parayla orta halli bir otomobil almak bile hayal.
Regülasyon Rüzgarı Kriptoyu Şekillendiriyor Altcoin ETF’lerinde Bekleyiş Sürüyor
Regülasyon Rüzgarı Kriptoyu Şekillendiriyor Altcoin ETF’lerinde Bekleyiş Sürüyor
Kripto fonlarına rekor giriş, ETF başvurularında tarihi artışla beraber kurumsal yatırımcılar dijital varlıkları portföylerinde kalıcı unsur haline getirmeye hazırlanıyor.
Borsada Yeniden: “Jeopolitik Risk”
Borsada Yeniden: “Jeopolitik Risk”
Borsa İstanbul’da son yıllarda defalarca olduğu üzere yine gündemin odağına yerleşen ve satış baskısına neden olan “jeopolitik riskler”, etkileri ve ne kadar süreceği konusunda soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Geçmiş tecrübeler, jeopolitik risklerin borsaya etkisi üzerinde en önemli belirleyicilerin; içinde bulunulan trend, endeksin seviyesi ve risk faktörünün gündemde kalma süresi olduğunu gösteriyor.
Yeni Savaş, Yeni Dünya: İran-İsrail Gerilimi Küresel Güç Haritasını Yeniden Çiziyor
Yeni Savaş, Yeni Dünya: İran-İsrail Gerilimi Küresel Güç Haritasını Yeniden Çiziyor
İsrail ve İran arasında başlayan şiddetli çatışmalar, bölgeyi tarihinin en büyük savaşlarından birine sürükleme riski taşıyor. Küresel ekonomi ve enerji dengeleri tehdit altında.
Emmanuel Todd’un Aynasından Batı: “Bir Çözülüşün Entelektüel Anatomisi”
Emmanuel Todd’un Aynasından Batı: “Bir Çözülüşün Entelektüel Anatomisi”
Todd’un özgün ve keskin-eleştirel yaklaşımı, onu çağdaş Fransız entelektüel geleneğinde oldukça tartışmalı aynı zamanda da özel bir konuma taşıyor.
Fonlar Sanat Yatırımlarını Dönüştürecek
Fonlar Sanat Yatırımlarını Dönüştürecek
Sektörün beklediği SPK’dan onaylı fonlar Türkiye’deki sanat dünyası için sermaye girişi sağlayabileceği gibi sektörü regüle edebilir.
Mercedes-AMG İle Hedef Büyütüyor
Mercedes-AMG İle Hedef Büyütüyor
Mercedes-Benz Türkiye, 2025 yılı büyüme planını Eylül’de gelecek yeni elektrikli CLA ve AMG araçlarla güçlendirmeyi hedefliyor.
Apple’ın Yapay Zeka İşi Nasıl Bu Kadar Ters Gitti?
Apple’ın Yapay Zeka İşi Nasıl Bu Kadar Ters Gitti?
İçeriden uzmanlar yapay zekayı doğru kullanamamanın iPhone’un hakimiyetinden robot ve diğer fütüristik ürün planlarına kadar her şeyi tehdit ettiğini söylüyor.
F1’in ABD’deki İzleyici Kitlesini Artırmak İçin Hızdan Fazlasına İhtiyacı Var
F1’in ABD’deki İzleyici Kitlesini Artırmak İçin Hızdan Fazlasına İhtiyacı Var
İzlenme oranlarının gerçekten artması için sporun Amerikalı bir sürücüye ihtiyacı olabilir.
YouTube TV Sektörünü Yutmaya Hazırlanıyor
YouTube TV Sektörünü Yutmaya Hazırlanıyor
Yaratıcılar, izleyicilerle bulundukları yerde buluşmak için daha uzun programlar yapıyor: giderek artan bir şekilde, televizyonlarının önünde.
Yapay Zeka Hayatları ve İş Yapma Biçimlerini Nasıl Değiştirdi?
Yapay Zeka Hayatları ve İş Yapma Biçimlerini Nasıl Değiştirdi?
Farklı sektörlerden çalışanlar yapay zekanın hızlı gelişimine uyum sağlama yöntemleri hakkında konuşuyor.